Yapay zeka patlaması, veri merkezlerine olan talebi artırıyor ve bu da su tüketimini hızla yükseltiyor. Veri merkezlerindeki ekipmanları soğutmak için kullanılan su miktarı, özellikle Virginia gibi veri merkezi yoğunluğunun yüksek olduğu bölgelerde, 2019 ile 2023 arasında neredeyse üçte iki oranında arttı. Microsoft, 2023’te tükettiği suyun %42’sinin “su stresi” olan bölgelerden geldiğini belirtirken, Google ise kullandığı tatlı suyun %15’inin “yüksek su kıtlığı” olan bölgelerden çekildiğini açıkladı.
Veri merkezlerinin kapalı devre sistemlerle suyu geri dönüştürmesi mümkün olsa da, büyük bir kısmı nem kontrolü için ayrılıyor ve bu su buharlaşıyor. Özellikle kurak bölgelerde, nemlendirilmemiş hava statik elektrik üretme potansiyeline sahip ve bu da bilgisayarlar için ciddi bir risk oluşturuyor. Bu nedenle, su tüketiminin artması küresel bir sorun haline gelmiş durumda ve bu eğilimin sürdürülebilir olmadığı düşünülüyor.
Veri merkezlerinin su tüketimi, su kaynaklarının kıt olduğu bölgelerde büyük bir endişe kaynağı haline geliyor. Yapay zeka ve veri merkezleri arasındaki bu bağlantı, çevresel etkileri de beraberinde getiriyor. Daha fazla veri merkezi ihtiyacı, daha fazla su tüketimi anlamına gelirken, sürdürülebilir çözümler bulmak her zamankinden daha önemli hale geliyor.
Yazının tamamını ve İngilizce orjinal halini okumak için tıklayınız…