- Yapay zeka, insan benzeri görevleri hızla gerçekleştiren bilgisayar sistemleridir.
- Günümüzde birçok sektörde yaygınlaşmıştır. Yapay Zeka Modelleri İnsan seçkinliğine gün geçtikçe yaklaşıyor.
Yapay zeka, insan benzeri beceriler sergileyen algoritmalar ile her gün daha fazla alanda kullanılmaya başlanıyor. Makine öğrenmesi ve derin öğrenme gibi yöntemler sayesinde, insan seviyesine çok yakın performanslar sergiliyor. Bu grafik, farklı kategorilerde yapay zekanın yıllar içindeki gelişimini ve insan seviyesine nasıl yaklaştığını gösteriyor.
Grafikte en dikkat çeken gelişmelerden biri, görüntü sınıflandırma alanında yaşanıyor. 2012 yılında ortalama %80 başarı oranına sahip olan yapay zeka, 2020’de insan seviyesini (%105) geçiyor. Bu, yapay zekanın, nesneleri insan gözü kadar iyi ayırt edebildiğini gösteriyor. Görsel akıl yürütme ve görsel sağduyu da benzer bir ivme ile ilerliyor. Görsel akıl yürütme, 2017’den 2021’e kadar büyük bir sıçrama yaparak insan seviyesine ulaşıyor. Bu gelişme, yapay zekanın görseller üzerinden karmaşık ilişkileri analiz etme yeteneğinin hızla arttığını gösteriyor.
Dil anlama ve orta düzey okuma anlama yetileri de kayda değer bir gelişim sergiliyor. Yapay zeka, 2019 yılına kadar bu alanlarda sınırlı bir başarı gösterirken, 2022 yılında dil anlama yetisi %80’i geçiyor. Aynı zamanda orta düzey okuma anlama tamamen insan seviyesine erişiyor. Bu durum, yapay zekanın dilsel karmaşıklıkları ve metin içindeki anlam ilişkilerini anlama konusunda önemli ilerlemeler kaydettiğini kanıtlıyor.
Yarışma düzeyinde matematik performansı ise grafik boyunca en düşük performansa sahip. Ancak 2022 yılında ciddi bir yükseliş gösteriyor ve 2023 yılında %100’e yaklaşıyor. Bu, yapay zekanın yalnızca dil ve görsel işleme değil, aynı zamanda karmaşık matematiksel problemler çözme yeteneğinde de ciddi bir atılım yaptığını ortaya koyuyor.
Bu veriler, yapay zeka modellerinin yalnızca belirli alanlarda değil, geniş bir yelpazede insan performansını yakaladığını gösteriyor. Yapay zekanın bu hızlı gelişimi, toplumun birçok alanını yeniden şekillendirecek gibi gözüküyor. Bu yüzden yapay zekanın potansiyelini anlamak ve etkili bir şekilde yönetmek kritik önem taşıyor.