- Enflasyon, mal ve hizmet fiyatlarının genel düzeyinde sürekli artış anlamına gelir.
- Yüksek enflasyon, alım gücünün düşmesine ve ekonomide dengesizliklere yol açar.
Türkiye’de yıllar içinde enflasyon değişimi, ekonomik koşullara bağlı olarak büyük dalgalanmalar göstermiştir. 1960’lı yıllarda düşük seviyelerde olan enflasyon, 1970’lerle birlikte hızla yükselmiştir. 1971 yılında %16,5 seviyesine çıkan enflasyon, 1980 yılında %115,6 ile rekor seviyeye ulaşmıştır. Bu dönemde yaşanan ekonomik krizler, yüksek enflasyonun ana nedenlerinden biri olmuştur.
1980’ler boyunca Türkiye, enflasyonla mücadele etmek zorunda kaldı. 1981 ve 1982 yıllarında enflasyon oranı %30’lar seviyesine düşse de, 1983 yılında %37,1’e yükselmiştir. 1988 yılında %75,2 ile yüksek bir seviyeye ulaşan enflasyon, 1994’te %125,5 ile zirve yapmıştır. Bu dönem, Türkiye’de ekonomik istikrarsızlıkların en yoğun yaşandığı yıllar olarak bilinir. 1990’ların sonunda enflasyon, %68-70 aralığında seyretmiştir. Ancak, 2001 ekonomik krizi ile %68,5 seviyesine tekrar yükselmiştir.
2000’li Yıllardan Günümüze Enflasyon Eğilimleri
Türkiye’de yıllar içinde enflasyon değişimi, 2000’li yılların başında daha istikrarlı hale gelmiştir. 2002 yılında %29,7 olan enflasyon, 2004’te %9,3’e kadar düşmüştür. 2005-2010 yılları arasında enflasyon, %6-10 aralığında seyretmiştir. Bu yıllarda, enflasyon oranları daha kontrollü bir seyir izlemiştir. Ancak, 2017 yılında enflasyon tekrar çift haneli seviyelere çıkmış ve %11,92 olarak kaydedilmiştir.
2018 yılında ise enflasyon %20,3 seviyesine ulaşarak yeniden yükselişe geçmiştir. 2021 ve 2022 yıllarında enflasyon oranı dramatik bir artış göstermiştir. 2021 yılında %36,08 olan enflasyon, 2022 yılında %64,27’ye çıkmıştır. 2023’te ise bu oran %64,77 ile benzer seviyede kalmıştır. Türkiye’de yıllar içinde enflasyon değişimi, ekonomideki belirsizlikler ve döviz kurlarındaki dalgalanmalar ile yakından ilişkilidir.
Yıl | Enflasyon % |
1965 | 5,8 |
1966 | 5,7 |
1967 | 8,3 |
1968 | 3,7 |
1969 | 7,8 |
1970 | 8,1 |
1971 | 16,5 |
1972 | 13,7 |
1973 | 16,0 |
1974 | 18,6 |
1975 | 19,8 |
1976 | 16,4 |
1977 | 28,0 |
1978 | 47,2 |
1979 | 56,8 |
1980 | 115,6 |
1981 | 33,9 |
1982 | 21,9 |
1983 | 37,1 |
1984 | 49,7 |
1985 | 44,2 |
1986 | 30,7 |
1987 | 55,1 |
1988 | 75,2 |
1989 | 68,8 |
1990 | 60,6 |
1991 | 71,1 |
1992 | 67,9 |
1993 | 71,4 |
1994 | 125,5 |
1995 | 76,0 |
1996 | 79,8 |
1997 | 99,1 |
1998 | 69,7 |
1999 | 68,8 |
2000 | 39,0 |
2001 | 68,5 |
2002 | 29,7 |
2003 | 18,4 |
2004 | 9,3 |
2005 | 7,72 |
2006 | 9,65 |
2007 | 8,39 |
2008 | 10,06 |
2009 | 6,53 |
2010 | 6,4 |
2011 | 10,45 |
2012 | 6,16 |
2013 | 7,4 |
2014 | 8,17 |
2015 | 8,81 |
2016 | 8,53 |
2017 | 11,92 |
2018 | 20,3 |
2019 | 11,84 |
2020 | 14,6 |
2021 | 36,08 |
2022 | 64,27 |
2023 | 64,77 |
Enflasyon oranlarının yükselmesi, halkın alım gücünü olumsuz etkilemekte ve ekonomide dengesizliklere yol açmaktadır. Bu nedenle, Türkiye’de enflasyonun düşürülmesi ve ekonomik istikrarın sağlanması, önemli bir hedef olmaya devam etmektedir.