- 1927’de Türkiye nüfusunun %75,8’i köylerde yaşarken, bu oran günümüzde %6,8’e düşmüştür.
- 2012’deki büyükşehir yasasıyla birçok köy, mahalle statüsüne geçirilmiş, köy nüfusu azalması hızlanmıştır.
Türkiye’de köyde yaşama oranları, 1927’den itibaren keskin bir düşüş göstermiştir. 1927 yılında nüfusun %75,8’i köylerde yaşıyorken, sanayileşme ve kentleşme ile birlikte köy nüfusu giderek azalmıştır. 1950’lere kadar %75 civarında olan köyde yaşama oranı, 1960’lardan itibaren hızla düşmeye başlamıştır. Bu azalış, kırsal alanlardan kentsel alanlara doğru bir göç dalgası olduğunu ve şehirleşmenin hızla arttığını göstermektedir.
1980’lere gelindiğinde köyde yaşama oranı %56,1’e düşmüştür. 1990’larda ise bu oran %41’e kadar gerilemiştir. Türkiye’deki kırsaldan kente göçün en büyük nedenleri arasında iş imkanları, eğitim ve sağlık hizmetlerine erişim sayılmaktadır. Şehirlerin sunduğu olanaklar, kırsal alanlardan kentsel alanlara doğru büyük bir nüfus akışını tetiklemiştir. Ayrıca, şehirleşme politikaları ve ekonomik gelişmeler, köy nüfusunun azalmasında büyük rol oynamıştır.
2012 yılında yürürlüğe giren büyükşehir yasası ile birçok köy mahalle statüsüne geçmiştir, bu da köy nüfus oranını %6,8’e kadar düşürmüştür. Bu yasa değişikliği, istatistiklerde köy nüfus oranının daha da azalmasına neden olmuştur. Günümüzde kırsal alanlarda yaşayan nüfus, ülke genelinde oldukça düşük bir oranda kalmıştır. Türkiye’nin giderek kentleşen yapısı, gelecekte köy yaşamının daha da azalacağına işaret etmektedir.